logo

CUMHURİYETİN ÖĞRETMENLERİ


Coşkun Özdemir
prof.coskunozdemir@gmail.com

Sevgili Türkan, Maide, Ali Galip ve Zeki öğretmenlerim, ellerinizden öperim. Nurlar içinde ışıklar içinde yatın. Sizi hiç unutmadım. Sizler o dâhiden ilham alan, birer aydınlanmacı  eğitim, öğretim fedaileri idiniz. Atatürk’ün kuruluşunu ilan ettiği Cumhuriyet, bir ümmet toplumundan bir ulus ve  yurttaş  yaratan bir devrimdi. Bir çağdaşlık, bir aydınlanma bir akıl ve bilim devrimi.

Unesco böyle bir öğretmenler günü kutlamasını önermiştir. Ama o tarih 5 Ekim’dir. Biz Atatürk’ün Halk mekteplerinin başöğretmeni olarak tayin edildiği 24 kasımda kutluyoruz bu günü. Cumhuriyetin  ilk öğretmenlerini tanıma ve onlardan  ikisinin evinde doğma ve büyüme gibi bir büyük şansım oldu. Çocukluğum Urfa’da o eli öpülesi gerçek yurtsever ve özverili öğretmenlerin arasında geçti. Bu nedenle bu yazıda  ben ağırlığı ilk okul öğretmenlerine vereceğim. Öğretmen denince benim aklıma onlar geliyor.

Doğrusu cumhuriyetin altın yılları idi. Daha 1922′ de 30 Ağustos zaferinden sonra  27 Ekim’de Gazi Mustafa Kemal Bursa’da öğretmenlerle buluşmuş ve onlara şöyle seslenmişti . ”Her şeyden önce bilgisizliği gidermek gerekir. Öğretim programımızın, eğitim davranışımızın temel taşı bilgisizliği gidermek olmalı. Ordularımızın kazandığı zafer, sizin eğitim ordularınızın zaferi için yer açtı, yolu hazırladı. Gerçek zaferi siz kazanacak siz koruyup sürdüreceksiniz.

1924 yılındaki Muallimler Birliği Kongresinde de konuşmasını şu sözlerle bitirmişti. ”Hiç bir zaman aklınızdan çıkmasın ki Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.” Evet tüm Türkiye’de olduğu gibi…Urfa’da da öğretmenler Atatürk’ün bu öğütlerini çok iyi anlıyorlardı, Urfa da  7 ilkokuldan  4’ ü trahomlu çocukları alıyordu. İlkokul öğretmenleri kadınlı erkekli Urfa halkının gözbebekleri idiler demek hiç abartma olmaz. Her güzel etkinlikte 19 Mayıs’lar da, 23 Nisan balolarında onlar vardı. Türk, Kürt, Arap hiç böyle bir ayrım böyle bir soru bilmiyoruz biz. Okuldan sonra halkevinde buluşurlardı. 8 kolu vardı halkevinin her birinin başında bir öğretmen bulunurdu. Tiyatro yapıyorlardı. Dekorların yapımı da onlara aitti. Fon müziği olarak klasik müzik, Offenbach , Schubert, Aida kullanıyorlardı. Barkarol o günlerden ezberimdedir.

Öğretmenler eğitim, öğretim yanı sıra halk eğitimi de yaptılar. Akşam saatlerinde halk (kadınlar da var) tiyatro izliyordu. Halkevinde konferanslar verilir, sağlık konuları tartışılır, 23 Nisan kutlamaları yapılır, sinema  seyredilirdi. Kutsal Anzelha gölünde yüzme yarışları düzenleyen yine öğretmenlerdi. Babam başöğretmen İhsan Özdemir bu gölde kulvarlar yaptırarak Urfa halkının büyük ilgi ile izlediği yarışlar düzenlemişti. Halk oyunlarını düzenleyip çalıştıranlar da onlardı. İstanbul’da Kazım Taşkent başkanlığında Yapı Kredi bankasının düzenlediği halk oyunları festivaline katılıyordu Urfa ekibi. Babam meslekdaşları ile onları çalıştıranlardan biri idi. O güzel insanlar bu takdire değer  birikimi nasıl elde etmişlerdi doğrusu anlayamamışımdır.

Urfa’nın 11 Nisandaki kurtuluş bayramı Topçu meydanında coşku ile kutlanır baş rol yine ilk okullar ve öğretmenler olurdu. Okullar renkli krapon kağıtlarla süslenmiş bisikletleri, trampet ve borazanları ve izcileri ile çok alkış alan resmi geçide katılırdı. Bunun ardından temsili bir kurtuluş savaşı yapılır çeteler Fransız bayrağının asılı olduğu tepedeki kaleye doğru savlet eder meydanın iki yanında  eğersiz Arap atlarının üzerindeki Arap uşakları (çocukları) da onlara katılır büyük bir coşku ile Fransız bayrağı indirilip yerine Türk bayrağı dikilirdi. Borazan ve trampetler ve onlara katılan  halk ile Topçu meydanını inletirlerdi.

Özetle öğretmenler devrimci genç cumhuriyetin temsilcileri ve simgeleri idiler. Hepsi gerçek yurtseverliğin bütün niteliklerine sahip insanlardı. İstiklal savaşımız ve yerel kurtuluşumuzla övünen, onurlu eğitim öncüleri. 50 sonrası acıklı bir hikayedir. Cumhuriyetin eğitim politikaları darbe aldı. Tevhidi tedrisat (öğretim birliği ) bozuldu. Atatürk’ten sonra bu güzelim o mutluluk verici atmosfer darmadağın edildi. Sözde bir ileri adım daha atmak için demokrasiye başladık. Atatürk’ün mirası dışlandı.

Okumuşlarla ”Beni afakanlar basıyor, cahiller  ne kadar iyi, bilim son iki yüzyılın ateistlerinin eseridir” diyen yöneticilerimiz ve profesörlerimiz oldu.. Bunca yıl sonra o cumhuriyet değerleri yeniden egemen olmadıkça  Atatürk’ün mirası  akıl ve bilim yolundan ve izinden gitmedikçe  demokrasiye, çağdaşlığa  kavuşamayacağımızı iyice algılıyoruz.

Cumhuriyetin o eşsiz  özverili ve yurtsever öğretmenlerini ve onların izleyicilerini özlemle ve saygı ile anıyorum.    

Prof. Dr. Coşkun Özdemir

Paylaşın:
Etiketler: » »
Share
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yüksek Seçim Kurulu Ataşehir’de Başkanlık İçin Yarışacak Adayları Açıkladı

    06 Mart 2024 Ataşehir, Ataşehir Belediyesi, Gündem, Köşe Yazıları, Manşet, Siyaset, Son Dakika, Üst Manşet

    Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Yerel Seçimlerde Ataşehir Belediye Başkan adaylığı başvurusu kabul edilen isimleri açıkladı. Recep Kenan / itvhaber.com 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde Ataşehir Belediye Başkan adaylığı başvurusu yapanlardan Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından adaylığı kabul edilen isimleri açıkladı. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından yapılan açıklamada, 31 Mart yerel seçimleri Ataşehir Belediye Başkan adaylığı kesinleşen isimler ilan edildi. ATAŞEHİR’DE 1 BAĞIMSIZ 19 ADAY SANDIK Y...
  • ‘CHP İstanbul İlçe Başkan Adayları Netleşiyor’ mu?

    17 Aralık 2023 Köşe Yazıları

    Önceki gün toplanan CHP Parti Meclisi (PM) toplantısında belirlenen 4 Büyükşehir Başkan adayı ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı da açıklandı. Recep Kenan / itvhaber.com CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel tarafından CHP Parti Meclisi (PM) toplantısının ardından yapılan açıklamada, 4’ü Büyükşehir, 6 il ile birlikte 227 seçim bölgesinin belediye başkan adayının belirlendiği kaydedildi. CHP’nin 31 Mart 2024 yerel seçimleri belediye başkan adaylarının bir bölümünün ay sonuna kadar, kalan adaylıkların ise; anket, eğilim yoklaması ya ...
  • SEN ÖLMEDİN Kİ!

    09 Kasım 2023 Köşe Yazıları

    Yıl bin dokuz yüz otuz sekiz. Kasım’ın onu. Hatta saat dokuzu beş geçiyor. Dolmabahçe’deve ülkede matem havası. Bedenen bitmiş bir yaşam süreci ama fikren bitmemiş ve hiç tebitmeyecek bir zaman süreci. Çünkü, bir söylevinde şöyle diyordu Gazi Mustafa Kemal Atatürk;“Benim naçiz vücudum bir gün toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebetyaşayacaktır.” Başka bir söylevinde de “Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demekdeğildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.” İşte bu söylevlerine ...
  • YÜZÜNCÜ YILINDA CUMHURİYET

    28 Ekim 2023 Köşe Yazıları

    Yıl bin dokuz yüz yirmi üç hem de yirmi dokuz ekim. Hatta bir gün öncesi, yirmi sekiz ekimde. Gazi Mustafa Kemal devleti yönetecek kadrolarıyla meclis kürsüsünde “Efendiler, yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz.” Tüm meclis olağanüstü bir refleksle alkış tufanına boğulur. Neden mi? Tabi ki, yıllar süren esaret. Özgürlüğe susamışlık. Tek adamlık ve işgalden kurtulmak. Demokrasiye geçmek. Halkın egemenliği. Ve nihayet 29 Ekim’de Cumhuriyet ilan ediliyor.  Demokrasiye geçiliyor. Tek adamlıktan kurtulunuyor. Halkın iktidarı gerç...