logo

İLGEZDİ AÇIKLADI: CEZAEVLERİNDE 69.301 ÖĞRENCİ VAR!

İLGEZDİ AÇIKLADI: CEZAEVLERİNDE 69.301 ÖĞRENCİ VAR!

Cezaevindeki öğrencileri soran CHP’li İlgezdi’ye, 2016 sonu itibariyle orta öğretim ön lisans ve lisans programlarına kayıtlı hükümlü ve tutuklu 69.301 öğrenci olduğu yanıtını geldi.

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Gamze Akkuş İlgezdi’nin, “Ceza İnfaz Kurumlarındaki Öğrenci Mahkumlar”a ilişkin önergesine yanıt veren Adalet Bakanlığı,“2016 yılı sonu itibariyle Ceza İnfaz Kurumlarında lise ve dengi okullar ile ön lisans ve lisans programlarına kayıtlı toplam hükümlü ve tutuklu öğrenci sayısının 36.033, açık öğretim programlarına kayıtlı toplam hükümlü ve tutuklu sayısının ise 33.268” olduğunu açıkladı.

MAHPUSLARIN %35’İ ÖĞRENCİ

Adalet Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre cezaevlerinde eğitim ve öğretim hakkından yararlanmaya devam eden toplam mahkum öğrenci sayısı 69.301!Bu sayı,2016 yılı Kasım ayı itibariyle 197.297 mahpusun bulunduğu cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısının yüzde 35’ine denk geliyor.

YÜZDE 2 BİN ARTIŞ

Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre, Türkiye’deki cezaevlerinde 2013 Mayıs ayı itibariyle 2 bin 776 tutuklu ve hükümlü öğrenci bulunuyordu. Bu sayı 2016 yılı sonu itibariyle 25 kat aratarak, 36 bin 33’ü lise ve dengi okullar ile önlisans ve lisans, 33 bin 268’i ise açıköğretim olmak üzere 69 bin 301’ e yükseldi.

Başka bir ifadeyle, cezaevlerindeki mahpus öğrenci sayısında geçtiğimiz 3 buçuk yılda, yüzde 2 bin 400’lük artış yaşandı.

KAYIT DONDURANLAR BİLİNMİYOR

Adalet Bakanlığı, kayıt dondurarak eğitim ve öğretim hakkı kısıtlanan öğrencileri ilişkin verileri ise, “Bakanlık kayıtlarında veri olmadığı” gerekçesiyle paylaşmadı.

SORUNLAR BİTMİYOR

CHP’li İlgezdi tarafından hazırlanan “hapishanelerdeki öğrenciler” raporunda ayrıca cezaevlerindeki mahpus öğrencilerin sorunlarına da yer verildi.

  • Yeni eğitim ve öğretim yılında kayıtlarını yenilemelerinde güçlük yaşanıyor.
  • Mahpus öğrencilerin birçoğu maddi imkanı bulunmadığı için okul harçlarını ve eğitim masraflarını karşılayamıyorlar.
  • Mahkum oldukları için devam zorunluluğu olan derslere katılamayan ve mazeretli kabul edilmeyen mahpuslar, devamsızlık nedeniyle derslerini geçemiyor ve okuldan atılıyorlar.
  • Mahpuslar için sınavlara gidebilmek büyük bir eziyete ve maddi külfete dönüşüyor. Cezaevlerinden, okullara öğrenciyi götürecek araçların temini konusunda sorunlar yaşandığı gibi Ring araçlarında yolculuk yapacak olan öğrencilerin sınavlara gidip gelebilmeleri için ödedikleri yüksek ücretler de ayrıca sorun yaratıyor.
  • Mahpusların birçoğunun eğitim görecekleri üniversite ve/veya okullardan uzakta, farklı illerdeki cezaevlerinde tutulmaları ve sevk taleplerinin kabul edilmemesi öğrenim haklarını ortadan kaldırıyor.
  • Cezaevlerinde öğrencilere tahsis edilmiş oda, kütüphane, bilgisayar, internet vb. olanakların olmaması anayasanın eşitlik ilkesine uymuyor.
  • Henüz mahkeme süreci tamamlanmayan ancak uzun tutukluluk nedeniyle cezaevlerinde bulunan öğrenciler, devamsızlık, kayıt yenileyememe ve sınavlara girememe gibi gerekçelerle eğitim ve öğretim haklarını kaybediyorlar.

İLGEZDİ: 3 MAHPUSTAN BİRİ ÖĞRENCİ

Konuyla ilgili açıklamada bulunan İlgezdi, “Türkiye tarihinin en yüksek mahkum öğrenci sayısına bu iktidar döneminde rastlıyoruz. 69 bin mahkum, hapishanelerde zor koşullarda eğitimlerine devam ediyor. Bu sayı 2016 yılı sonu itibariyle hapishanedeki mahkumların üçte birine denk geliyor. Yani her üç mahkumdan biri öğrenci!” dedi

“Cezaevlerinde bulunanlar, toplum tarafından suçlu ve cezalarını çekmeleri gereken kişiler olarak görülüyorlar. Bu ceza anlayışı nedeniyle, işkence ve kötü muamele başta olmak üzere ihlaller yaşanmakta, mahkumlar her türlü insan haklarından mahrum bırakılmaktadır.” diyen CHP’li İlgezdi açıklamasında şunları dile getirdi:

“Zor koşullarda eğitimlerine devam eden mahkum öğrenciler de bu anlayıştan fazlasıyla payını alıyor. Zaten hukuk düzenin cezalandırdığı bir şahsı, bir yurttaş olarak dünya görüşünü bilimin ilkelerine uygun bir şekilde oluşturacak, akademik hoşgörü ve tartışma ahlakı doğrultusunda kişiliğini şekillendirecek bir üniversite eğitiminden mahrum bırakarak ikinci kez cezalandırmanın yararı olmadığı görülmeli.

Hapishanelerdeki tutuklu ve hükümlülerin öğrenimleri, üzerinde yeterince durulmayan konuların başında geliyor. Oysa öğrenim konusunun, özellikle adli mahpuslar dikkate alındığında yaşamlarında önemli farklılıklar ortaya çıkarabildiği görülüyor. Ayrıca mahkûmların da en temel insan haklarından olan eğitim hakkını kullanabilmesi toplumsal yarar açısından da son derece önemli.

Bu nedenle hapishanelerde olan öğrenci mahkumların, öğrenim hakları önündeki engeller kaldırılmalı, ücretsiz, koşula bağlı olmaksızın eğitim görebilmeleri sağlanmalı.”

Paylaşın:
Etiketler: » » » » » » » » » » »
#

SENDE YORUM YAZ