logo

Toplumda Algı ve İlgi Sorunları

Toplumda Algı ve İlgi Sorunları

Bugün ki yazı konum toplumda ve öğretimde algı ve ilgi sorunlarıdır. Bunu yazmaya şunun ihtiyaç duyuyorum.  İnsanlarımızın ya da ebeveyn olan ailelerin daha dikkatli olmasını ve gelişen sorunlara bir an önce tedbirler almalarını sağlamaktır. Çünkü Covid-19 belası yaşamımızı en derin bir şekilde etkilemekte ve daha önce de çok kez yazdığım gibi sadece fiziksel sorunlar değil kalıcı ve etkileyici psikolojik ve ruhsal sorunları da beraberinde getirmiş olmasıdır.

Bunu nereden çıkarıyorsun diyen insanlarımızın olduğunu tahmin ederek belirtmeliyim ki, aktif olarak sahada çalışan ve öğrenci, öğretmen ve veli kesimi dâhil çeşitli STK’larda da birlikte olduğum insanlar üzerinde yapmış olduğum gözlem ve konuşmalar sonucunda bu kanıya varabildim.    

 Şimdi bu konuya daha sağlıklı bir açıklama yapabilmek için bazı kavramları açıklamakta yarar vardır diye düşünüyorum. Psikoloji de yer alan bazı kavramlara göz atmak gerek.

Örneğin Duyum, Algı ve İlgi kavramlarını açıklayarak konumu anlatabileceğimi düşünüyorum. Uzmanlar bu konuda şöyle tanımlamalar yapıyorlar:      

Duyum, iç veya dış dünyadan gelen uyarımların beyne ulaşmasıdır. Algı ise beyne ulaşan bu duyumlara anlam verilmesi, onların tanınması demektir. Ya da bir başka tanımla; Algı, beş duyu organı tarafından kavranabilen gerçeklerin zihin tarafından idrak edilmesi ve yorumlanması demektir. İlgi ise, iki ya da daha çok şey arasında herhangi bir benzerlik, bağlılık, ilişkidir.      

Şimdi bu tanımlamaları yaptıktan sonra gözlemlediğim eğitim ve öğretim sorunlarını açıklamak istiyorum. Özellikle okul çağındaki öğrencilerde yaklaşık bir yıldır süregelen dijital eğitim sisteminin etkili olduğu algı ve ilgi sorunlarına yol açmış olduğunu çok rahat söyleyebilirim. Bu konuyu muhatapları olan eğitim çalışanı öğretmenlerle de konuştuğumda genelinin bu yönde bir gözlemi olduğunu, okula ve derse karşı ilginin azaldığını ve algının düştüğünü ve bunlara bağlı olarak da öğrenme zorluğu çektiklerini açıklıyorlar.      

Bana göre bu durum sadece öğrenciler için geçerli değil. Öğrenci grubu dışında öğretmenlerde de motivasyon bozukluğu, okula uyum ve öğrenciye ilgi konusunda bir gerileme olduğunu çok rahatlıkla söyleyebilirim. Hatta ilgili olduğum birçok STK’da da yapmış olduğum gözlemlere dayalı olarak, genel insan davranışları, ilgi ve algılarında çok büyük değişiklikler olduğunu fark edebiliyorum. Elbette ki bu gözlemim bir yazılı kaynağa ve bilgiye ya da yazılı ve bilimsel bir veriye dayalı değildir. Ancak bazı mikro ölçekteki soyut gözlemlerin de anlamsız olduğunu gerektirmiyor. Yani kanaatime göre önümüzdeki yakın zaman diliminde sağlık emekçilerinin Covid-19 salgınının sona erdirilmesiyle, yukarıda bahsetmiş olduğum konulara yönlenecekleri kaçınılmaz olacaktır. Bu zaman dilimini beklemeden, özellikle ana babaların çocuklarını daha sağlıklı ve yakından gözlemleyerek bahsetmiş olduğum konulara dayalı olarak uzmanlara yönlendirmeleri ve erken önlem almaları gerekir diye düşünüyorum.

Örneğin: Bir yıl öncesinde sınıflarda görmüş olduğumuz o atılgan, çevik, konuşkan, derslere katılmak için parmaklarını gözlerimize sokan öğrenci yığınlarını göremiyoruz. Dün anlattığımız bir konuyla ilgili bir gün sonra soru sorduğumuzda geri dönüt alamıyoruz. Sanki çocuk o işlenen konuları hiç duymamış gibi “aklıma gelmiyor öğretmenim” diyebiliyor. Yani toplum olarak stabil/durağan bir dönemden geçiyoruz diye düşünüyorum. Hatta bu konuda MEB dâhil ilgili kurum ve kuruluşların çok geçmeden bu konularla ilgili bir araştırma yapmasını ve gerekiyorsa zaman kaybetmeden gerekli önlemleri almalarını öneriyorum.      

Yetişkin kesimlerde de yine ilgi, algı, istek ve alınganlık durumlarının geliştiğini, insanların biri birilerini dinlemekten ve anlamaktan uzaklaştıklarını ve toplumsal bir kırılganlığın oluştuğunu düşünmekteyim. Bu konuda da yine özellikle öğretmen kesimi öncelikli olmak üzere toplumun her ferdi üzerinde gerekli araştırma ve incelemelerin bilimsel temelli veri sistemi üzerinden yapılarak olumsuz tespitler varsa, bir an önce önlem alınması gerekecektir.      

Sonuç olarak; toplumsal kırılganlık, kaygı, korku, istek, algı ve ilgi sorunlarının üst kurumlarımızın da örnek teşkil davranışlarla irdelenmesi ve acil önlemlerin alınması gerektiğini düşünüyorum. Toplum olarak fiziki, akıl ve ruh sağlığımızın korunması geleceğimiz için en önemli etkendir. Tüm insanlığa sağlıklı günler görmesini dileyerek yazıma son vermek istiyorum.

Yaşar GELER Uz. Eğitimci/Yazar

Etiketler: » » » »
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Soru ve Cevaplarla Kentsel Dönüşüm İle 6306 Sayılı Yasa

    09 Aralık 2024 Ataşehir, Emlak, Genel, Kentsel Dönüşüm, Köşe Yazıları, Manşet

    Vatandaşların kentsel dönüşüm konusunda bilgilendirilmesi yönünden hazırlanan soru ve cevaplar önemlidir. İşte uygulamalarla ilgili soru ve cevapları. Ataşehir Kentsel dönüşümün olması gereken mahallelerden oluşan bir ilçe. Dolayısıyla vatandaşın kentsel dönüşümün ne olduğunu, uygulamanın nasıl olacağını, kentsel dönüşüm hangi durumlarda uygulanır tüm bu soruların cevabı aşağıdaki metinde mevcuttur. Vatandaşların kentsel dönüşüm konusunda bilgilendirilmesi yönünden hazırlanan soru ve cevaplar önemlidir. İşte uygulamalarla ilgili soru ve...
  • Nagalip Şampiyon

    07 Aralık 2024 Genel, Köşe Yazıları

    Neyi tutsanız elinizde kaldığı bir dönemi yaşıyoruz. Eğitimden Sağlığa, Ekonomiden Siyasete, Sanattan Spora. Memlekette ne kadar sektör, alan, mecra varsa hepsi yerle yeksan durumda. Son zamanlarda yapılan açıklamalar, tarafların memnuniyetsizlikleri, verilen kararlara isyanlar ülkemizdeki spor alanında özellikle de futbol ayağında ayyuka çıkan kokuşmuşluğun hangi düzeye geldiğini açıkta ortaya koymakta. Futbol milli takımının dünya üçüncülüğü,  Galatasaray Spor Kulübünün UEFA ve Süper Kupa şampiyonluğundan sonra yaklaşık son yirmi yılı...
  • Üç Fidan Bir Çınar

    24 Kasım 2024 Genel, Köşe Yazıları

    “Tarih evvelce bunu yapanları nasıl temize çıkarmışsa bizi de temize çıkaracaktır, buna da inanıyoruz!” Diyordu tarihe geçen savunmasında Deniz Gezmiş 1971 yılında. Aslında bu bir savunma değil aksine bir suçlamadır ve bu suçlamanın muhatabı da, başta o günün siyasi iktidarları olmak üzere, iktidarların yanlış uygulamalarını ve bozuk düzeni savunanlarının tümüdür. Deniz Gezmiş o gün yapmış olduğu tespitlerde şunları dile getiriyor ve tarihe bir not düşüyordu. “... İddianameye karşı diyeceklerim mevcuttur. İddianame kelle istemek iç...
  • Yüksek Seçim Kurulu Ataşehir’de Başkanlık İçin Yarışacak Adayları Açıkladı

    06 Mart 2024 Ataşehir, Ataşehir Belediyesi, Gündem, Köşe Yazıları, Manşet, Siyaset, Son Dakika, Üst Manşet

    Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Yerel Seçimlerde Ataşehir Belediye Başkan adaylığı başvurusu kabul edilen isimleri açıkladı. Recep Kenan / itvhaber.com 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde Ataşehir Belediye Başkan adaylığı başvurusu yapanlardan Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından adaylığı kabul edilen isimleri açıkladı. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından yapılan açıklamada, 31 Mart yerel seçimleri Ataşehir Belediye Başkan adaylığı kesinleşen isimler ilan edildi. ATAŞEHİR’DE 1 BAĞIMSIZ 19 ADAY SANDIK Y...