logo

‘Dünya Barışı Militanı’, Öğretmen Şefik Asan Toprağa Verildi

‘Dünya Barışı Militanı’, Öğretmen Şefik Asan Toprağa Verildi

Dünyaya barış için mücadele veren Dünyaya barış devrimci öğretmenlerin örgütlenmesinin önderlerinden Şefik Asan Başıbüyük Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Dünyaya barış gelmesi, sömürünün son bulması, insanlar arasında eşitliğin sağlanması mücadelesinin neferlerinden, devrimci öğretmenlerin örgütlenmesinin önderlerinden Şefik Asan (81) bugün İstanbul Maltepe’deki Mevlana Camisi’nde yapılan dini törenin ardından Başıbüyük Mezarlığı’nda toprağa ekildi.

81 yaşındayken dün tedavi gördüğü hastanede yaşama gözlerini yuman, devrimci öğretmen örgütlenmesinin önderlerinden, Halkevleri örgütlenmesinin liderlerinden, Türkiye Barış Derneği Davası sanığı olarak hapis yattıktan sonra beraat eden, Maltepe Lisesi’nin efsane Müdürü Şefik Asan, bugün Maltepe Mevlana Camisi’nde öğleyin gerçekleştirilen dini törenin ardından Başıbüyük Mezarlığı’nda toprakla buluşturuldu.

Asan’ın pek çok dostunun, seveninin ve öğrencisinin katıldığı Mevlana Camisi’ndeki törende taziyeleri evlatları Hamiyet Asan, Ömer Asan, Atilla Asan ve Utku Asan kabul etti. Törene CHP Milletvekili Turan Aydoğan, şair Ataol Behramoğlu, TMMOB Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, belgesel yönetmeni Bahriye Kabadayı Dal, öğrencisi, oyuncu Nâzım Yılmaz, gazeteci-yazar Alâettin Bahçekapılı, dostlarından Ali Kemal İpek, Hasan Okhan, üyesi olduğu TKP’den Oğuz Kavala’nın da aralarında bulunduğu kalabalık bir kitle katıldı. Buradaki törende bir konuşma yapan Ataol Behramoğlu, konuşmasına “Şefik Asan’ın evlatları, kardeşleri, akrabaları, yoldaşları, düşünce dostları ben Şefik Asan’ın hapishane arkadaşıyım” diyerek başladı.

Behramoğlu şöyle devam etti: “Şefik Asan benim hayatta tanıdığım en değerli insanlardan biriydi. Yurduna, halkına bağlılığı, cesareti, kararlılığı ve aynı zamanda Karadeniz’e özgü o güzelim mizah duygusuyla inanılmaz izler bırakmıştır bütün yakınlarına. Sevgili arkadaşlar bizler için ölüm düşüncelerimizi, duygularımızı halkımıza emanet etmektir. Şefik Asan da böyle olmuştur. Ben biliyorum ki, Türkiye daha aydınlık, daha güzel günlere gittiğinde Şefik Asan bir kez daha bu ülkede ufukların üzerinde yükselecektir. Uğurlar olsun sevgili kardeşim.”

Kılınan cenaze namazının ardından cenaze arabasına omuzlarda taşınan Şefik Asan’ın tabutu Başıbüyük Mezarlığı’na götürüldü. Burada toprağa verilen Asan’ın başı ucunda bir konuşma yapan Türkiye Komünist Partisi’nden Oğuz Kavala, “birlik ve dayanışmadan yana olan, ömrünce hep öyle yapan, hep önde olan ama asla önderlik taslamayan, sıradan, gerçek bir insandı Şefik Asan yoldaşımız” derken,

Maltepe Lisesi’nden öğrencisi, oyuncu Nazım Yılmaz da “Maltepe Lisesi çok devrimci çıkardı, çok yönetici, çok aydın çıkardı. Bunların tümünün üzerinde Şefik Asan müdürümüzün büyük emeği vardır, emaneti bize teslimdir” biçiminde duygularını dile getirdi.

Şefik Asan aile bireyleri, akrabaları, arkadaşları, dostları ve yoldaşları bir sevgi seli halinde katıldığı törenle toprağa ekildi.

Şefik Asan kimdir?

Şefik Asan Eğitimci, Yazar, Televizyon Programcısı

1941 yılında Trabzon’un Of ilçesine bağlı Erenköy’de doğdu. İlköğrenimini Of’ta, Öğretmen Okulunu Trabzon’da, yüksek öğrenimini Samsun’da tamamladı.

1962’de, öğretmenliğinin daha ikinci yılında, kendi köyü, Erenköy’de gerçekleştirdiği eğitim devrimi o zaman Trabzon’da ve basında geniş yankı uyandırdı. Köye atandığı zaman okulda 2’si kız, toplam 52 öğrenci vardı. Okul dışında ise okullaşmamış 210 çocuk. O zaman bu çocukların çoğu ya nüfusa kayıtlı değildi, ya da yaşlarından çok küçük yazılmışlardı. Şefik Asan yeni yürürlüğe giren 1961 Anayasası’nın ilköğretimi, eskiye göre daha zorunlu kılan yaptırım gücünü de kullanarak, okul dışında bulunan 130’u kız, 80’i erkek olmak üzere 210 çocuğu okula aldı. Aradan geçen 45 yıl sonra bugün hâlâ “Baba Beni Okula Gönder” kampanyalarının yapıldığı ülkemizde o zaman bu olay, Trabzon basınında ve eğitim çevrelerinde bir devrim diye nitelendirildi.

Köy öğretmenliği sırasındaki ikinci büyük atılımı, bir dağ köyü olan (o zamanki adı Dağeteği idi) Erenköy’e yol getirmekti. O tarihte Of ilçesinde sadece iki köye (onlar da merkez köyleriydi) yol gidiyordu. Erenköy’ü Of-Çaykara şosesine bağlayacak yol tamamıyla dik kayalıkları delerek geçecekti. O köylüyü birleştirdi, Almanya’da olan köylü işçilere mektuplar yazarak para desteği aldı ve hükümetten de makine yardımı temin ederek 1964’te işe başladı ve iki yıl içinde yolu köye ulaştırdı. O zaman, Of ilçesinde, böyle bir yerden yol geçirmeyi ancak Ruslar başarır (çünkü işgal sırasında Rusların bölgede yaptığı yolların benzerini hâlâ yapılamamıştı) diyerek olabileceğine inanmayanlar, bittiğinde bunu mucize diye karşıladılar. Milliyet Gazetesi’nin Trabzon muhabiri Ömer Güner bunu böyle yorumlayarak gazeteye haber yapmıştı.

Şefik Asan’ın, Trabzon’da öğretmenken, 1972’de yönetimini genel merkez atamasıyla ele aldığı Halkevi ile başlattığı büyük kültür atılımı altı ay içinde Trabzon’a hareket getirdi. Üniversitedeki gençleri de örgütleyerek, altı ay içinde ilde Halkevi tiyatrosunu kurdu, on kadar halk dansları grubu oluşturdu. Müzik grupları organize etti. Halkevi’nin yayın organı olarak yayına soktuğu DEYİŞ gazetesi 5000 adet basılıp bütün köylere gönderildi. Çok değil, altı ay sonra, 1972 yılı Haziran ayında, Trabzon Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen müzik ve halk oyunları şöleni Trabzon’un kültürel çehresini değiştiren hareketin mutlu bir göstergesi oldu. Bu kültür hareketi kısa zamanda çevreye yayılarak 8 ilçede daha halkevi açıldı. Şefik Asan bir yıl sonra Halkevi başkanlığını Temel Aydınoğlu’na devrederek, 9 halkevinden oluşturduğu il koordinasyon kurulu başkanlığına geçti. 1973 Nisan ayında Ankara’da toplanan Halkevleri Kurultayı’nda, statükocu eski askerlerin genel merkez yönetimine karşı muhalefet eden tek grup, onun başkanlığındaki Karadeniz ekibiydi.

İstanbul’a taşındığı 1974 sonunda, 35 şubenin bağlı bulunduğu İstanbul Halkevleri İl Koordinasyon Kurulu’nun önce genel sekreterliğine, ardından başkanlığına getirildi. 1975’de Ankara’da toplanan Halkevleri Kurultayı’nın divan başkanı oydu. 1977’deki kurultayda da genel yönetim kurulu üyeliği ve 1.Bölge temsilciliğine seçildi. 1975-80 arası, onun yönetimindeki İstanbul halkevlerinden Pendik ve Bakırköy şubeleri, katıldıkları uluslararası yarışmalarda Türkiye’yi başarı ile temsil ederek, birincilikler kazandılar.

1976 yılında İstanbul Barosu Başkanı Orhan Apaydın ve Büyükelçi Mahmut Dikerdem’in öncülüğüyle kurulan ve ülkenin en seçkin entelektüellerini içine alarak faaliyete geçen Türkiye Barış Derneği yönetimi, Halkevlerindeki başarılarını fark ederek onu üye olmaya davet etti. 1978 ve 1980 genel kurullarında iki kez Barış Derneği yönetim kuruluna seçildi. Bu görevi 12 Eylül 1980’de tüm demokratik kuruluşlarla birlikte Barış Derneği’nin de kapatılmasıyla sona erdi.

Şefik Asan 12 Mart 1971 Askeri müdahalesinden sonra, bir grup Trabzonlu aydınla tutuklanarak Ankara’ya götürüldü. O zaman basında adı -biraz da ironi katılarak- ‘Titrek Hamsi Hücresi’ olarak konulan ve aralarında Zülfü Livaneli, Ataol Behramoğlu’nun da bulunduğu 68 kişilik grup bir ay sonra serbest bırakılıp, daha sonra beraat etti. Ama 12 Eylül 1980 ihtilalinden sonra başlatılan Türkiye Barış Derneği Davası öyle kısa sürmedi. Bütün dünyayı ayağa kaldıran ve Askeri Cunta’ya zor anlar yaşatan Barış Davası uzun yargılamaların sonunda ülkenin en seçkin aydınlarının mahkûmiyetiyle sonuçlandı. Şefik Asan sekiz yıl hüküm giyenler arasındaydı. Dava iki kez Askeri Yargıtay’a gidip gelerek sonunda beraatla sonuçlandı, ama herkes yattığıyla kaldı.

Şefik Asan’ın yazı hayatı 1968 yılında Varlık Dergisi’nde çıkan bir makalesiyle başladı. 1972’de Yeni Ortam Gazetesi’nde “Depolama Diplomalama” başlığı altındaki eğitim sistemini eleştiren incelemesi bir hafta süreyle tefrika edildi. Aynı yıl başkanı bulunduğu Trabzon Halkevi’nin yayın organı DEYİŞ gazetesini, yalnız başına yayımlayarak iki yıl yaşattı. 1992-93 yıllarında Karadeniz Vakfı Genel Sekreteri iken VİYA dergisini yönetti. Aynı yıllarda, Milliyet Gazetesi’nde konuk yazar olarak köşe yazıları yazdı. Çeşitli edebiyat dergilerinde öyküleri yayımlandı.

İlk romanı KAÇIŞ Gendaş Kültür tarafından yayımlandı. İkinci romanı ŞİMDİ YAŞAMAK VARDI Heyamola Yayınları arasında çıktı. BARIŞ KÜLTÜRÜ adlı kitabı 2007 Dünya Barış Yılı kutlamalarından önce yayımlanmak üzere hazırlandı.

Şefik Asan 2006 Ekim ayından beri Teknoloji Televizyonu’nda haftada bir yayımlanan KİTAP DÜNYASI adlı programın yapımcılığını ve sunuculuğunu yürütüyor.

Alâettin Bahçekapılı / BRT Yayın

Paylaşın:
Etiketler: » » » » »
#

SENDE YORUM YAZ