Türkiye Cinsiyet Eşitliği Endeksinde 129. Sırada Kaldı

Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre İzlanda, Norveç ve Finlandiya’nın ilk sıraları aldığı cinsiyet eşitliğinde Türkiye, 146 ülke arasında 129. Sırada.

Dünya Ekonomik Forumu’nun Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu‘na göre küresel çapta cinsiyet eşitliği puanının geçen yıla kıyasla yalnızca %0,44 arttığı kaydedildi. Cinsiyet eşitliği farkını azaltarak eşitliğe en çok yaklaşan ülkelerin başında ise İzlanda, Norveç ve Finlandiya bulunurken Türkiye, 146 ülke arasında 129. sırada konumlandı.

Dünya genelinde cinsiyet eşitliğine dair farkındalık yaratmak için yapılan çalışmalar süratle devam ederken, Dünya Ekonomik Forumu’nun Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu’nun 2023 edisyonu yayımlandı. 146 ülkenin cinsiyet eşitliğinde seviyelerinin açıklandığı araştırmada ülkeler, ekonomi, eğitim, sağlık ve siyasi liderlik ölçütleriyle değerlendirildi. Buna göre küresel çapta cinsiyet eşitliği puanının geçen yıla kıyasla yalnızca %0,44 artarak %68,4’e ulaştığı kaydedildi. Ayrıca analize katılan ülkelerin 42’sinin cinsiyet eşitliği puanlarını en az %1 artırdığı belirlenirken, cinsiyet eşitliği farkını azaltarak eşitliğe en çok yaklaşan ülkelerin başında İzlanda, Norveç, Finlandiya yer aldı. Sıralamayı İsveç, Almanya, Nikaragua takip ederken, Türkiye listede 129. olarak konumlandı.

Açıklanan istatistiklere göre Türkiye, ekonomik katılım, eğitim gibi konularda da alt sıralarda kalırken, cinsiyet eşitliğinde gerileme yaşayan Ortadoğu ve Avrasya bölgelerinin mevcut ilerleme hızları baz alındığında eşitliğe ulaşmasının 167 yıl süreceği öngörülüyor. Bu süreyi hızlandırmak için ülkemizde eşitlik, çeşitlilik ve kapsayıcılığa dair çalışmalar yürüten İn-an Hareketi, Harvard Business Review’ın sosyal medya kanalında yaptıkları “Sesi Açıyoruz” program serisinin yeni bölümünü yayınladı. Sunuculuğunu Twiser CGO’su (Chief Growth Officer) ve İn-an Hareketi’nin Kurucusu Bahar Taşkın Öztürk’ün üstlendiği programın bu bölümüne MAGMA & Boğaziçi Caz Korosu Ailesi Kurucu Şefi ve Genel Sanat Yönetmeni Masis Aram Gözbek konuk edildi. Programda, bir müzik korosunda bulunmanın bireysel ve toplumsal faydalarına değinilirken, çok sesliliğin iş dünyasındaki önemine de dikkat çekildi.

“Kalabalık Ekiplerde İnsanlara Eşit Yaklaşarak Denge Kurmak Şart”

Korolarında dünyanın çeşitli yerlerinden ve farklı yaş gruplarından yüzlerce insanın bulunduğunu söyleyen MAGMA & Boğaziçi Caz Korosu Ailesi Kurucu Şefi ve Genel Sanat Yönetmeni Masis Aram Gözbek, kalabalık ekiplerin yer aldığı bu gibi ortamlarda insanlar arasında dengenin esas alınması gerektiğini açıkladı. Her bireyin farklı değer ve düşünce kalıplarına sahip olduğunu öne süren Gözbek, insanların birbirleriyle ancak bu şekilde ortak bir düzlemde buluşabileceğini ifade etti. Bireylerin çok sesliliğe uyum göstererek, bu anlayışı benimsemeleri ve ileriki yaşlarda sosyal hayatlarına yansıtmaları için erken yaşta çok sesli korolara katılmaları tavsiyesini verdi.

“ Korolar İle İş Dünyası Arasındaki Ortak Zemini Açığa Çıkardık”

Çok sesliliği iş dünyası perspektifinden ele alan Twiser CGO’su (Chief Growth Officer) ve İn-an Hareketi’nin Kurucusu Bahar Taşkın Öztürk ise programlarının yeni bölümüne dair, “Söz konusu eşitlik ve çeşitlilik olduğu zaman, yüzlerce kişinin bir araya gelerek aynı ses ve notada buluştuğu koroları iş dünyasıyla benzeştirebiliriz. Çünkü tıpkı şirketlerin yönetici kadrolarında olduğu gibi, korolarda da kadın şeflerin bulunması yakın tarihe kadar yadırganan bir meseleydi. Programımızın yeni bölümünde bu bakış açısından yola çıkarak kolektif bilincin önemine dair kapsamlı bir çerçeve çizdik. Gelecek bölümlerimizde de farklı meslek gruplarından değerli insanları ağırlayarak cinsiyet eşitliğinin farklı alanlardaki tezahürü inceleyeceğiz ve böylece alışılmışın dışında yeni fikirlerin doğmasına kapı aralayacağız” dedi.

itvhaber

Paylaşın: