Uyumlu Yatay Film Şeridi Banner 985x100

logo

09:05’te Duran Zaman09:05

Cafer Kayadibi

Cafer Kayadibi
cafer.kayadibi@gmail.com
09:05’te Duran Zaman09:05

Tarihin tozlu sayfalarını çevirdiğimizde, bir gün var ki her açıldığında hep aynı sızı düşer yüreğimize: 10 Kasım 1938.

Güneşin mahcup ışıkları Dolmabahçe Sarayı’nın ağır perdelerini hüzünle aralarken saat 09:05’te, sessizlik bir ulusun üzerine kara bir örtü gibi çökmüştü. Bir nefes kesildi, bir kalp sustu. Türlü badirelere şahit olmuş yorgun ve yoğun zaman, saat tam 09:05’te durdu.

Bir lider sonsuzluğa doğru yola çıktığında, gözyaşları sel olup aktı; kalabalıklar sessizliğin içinde ağladı. Çünkü bir millet sadece bir liderini değil, aynı zamanda umudunu, ilhamını, yol göstericisini kaybetmişti.

O an sadece Türkiye’nin değil, bütün dünyanın kalbine kazındı. Dolmabahçe’nin odalarından yükselen hüzün, yalnız İstanbul’un değil, dünyanın dört bir yanının havasına karıştı. Dünyanın dört bir yanında bayraklar yarıya indi. Yedi düvel onun hatırası önünde saygıyla eğildi.

Çünkü Mustafa Kemal Atatürk, yalnızca bir ulusun kurtarıcısı değil; insanlığın ortak değeri, onuruydu. O, karanlığa ışık tutan, umutsuzluğun içinde direnişi örgütleyen, mazlum milletlere “Kalkın, ayağa kalkın!” diyen bir önderdi.

Aradan 87 yıl geçti. Ne sevgisi azaldı ne hatırası silindi. Ve o günden bu yana, her 10 Kasım’da bir millet yeniden 09:05’e döner. Sirenler çaldığında kalpler durur, şehirler susar, yollar durur, başlar öne eğilir.

Ama bu eğiliş bir teslimiyet değildir; bu, vefanın en asil hâlidir. Çünkü biz biliriz ki o sadece bedenen aramızdan ayrıldı. Fikirleri, ilkeleri, cesareti ve emaneti hâlâ bizimledir.

Kimileri unutturmaya çalıştı; kimileri görmezden gelmeyi denedi. Ama o, her 10 Kasım’da yeniden doğdu bu topraklarda. Çünkü Atatürk sevgisi bu milletin yüreğine kazınmıştır; ne zamana, ne unutuşa teslim olur.

Bir kalp atışı kadar doğal, bir nefes kadar gerçektir. Kadın-erkek, genç-yaşlı, çocuk demeden hepimiz onun açtığı yolda yürüyoruz. Onun “En büyük eserim.” dediği Cumhuriyet’in gölgesinde özgürce nefes alıyoruz. Her bir adımımızda, her bir umut ışığımızda onun izleri var.

Bugün yine 09:05’te başlarımız öne eğilir. Ama bu bir boyun eğiş değil; saygının, minnettarlığın, gururun sembolüdür. Çünkü biz, emaneti devralan kuşaklarız.

Onun gösterdiği hedefe, çağdaş uygarlık seviyesinin ötesine varmak için çalışan milyonlarız. Okullarımızda, fabrikalarımızda, meydanlarımızda onun izleri var. O’nun “En büyük eserim.” dediği Cumhuriyet’in gölgesinde yaşıyor, nefes alıyoruz.

Ve her adımda, içimizden sessizce şu sözü yineliyoruz:
“Emanetin emin ellerdedir, Atam.”

Ruhun şad olsun Atam.
Senin izinde yürümekten, seninle aynı vatanı paylaşmaktan onur duyuyoruz.
Ne seni unuturuz, ne de emanetini.
Minnetle, özlemle, saygıyla…
Sonsuza dek izindeyiz.

Etiketler: » »
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Bir Çuvalın İçine Sığmayan Vicdan

    17 Temmuz 2025 Genel, Köşe Yazıları

    Bir Kırmızı Kurdele Kadar Masumdu: Narin’in Hikâyesi Tozlu köy yoluna dizilmiş dut ağaçlarının altında, güneş ışığı küçük bir çocuğun gözlerinde yansıyor. Sekiz yaşında bir kız çocuğu adı Narin. Narin’in ayakları çıplak toprağı hissediyor, saçları rüzgârla dans ediyor. Elinde sımsıkı tuttuğu bir defter, göğsüne bastırdığı bir umut var. Okuldan bir kurdeleyle dönüyor yüreği kıpır kıpır. Öğretmeni, matematikteki başarısını ödüllendirmiş. Yakasında kırmızı bir kurdele. Narin, bu kurdeleyi annesine, babasına, abisine göstermek için köy yolun...
  • Zulme Secde Etmeyenlerin Yasıdır Kerbela

    07 Temmuz 2025 Genel, Köşe Yazıları

    Muharrem ayı, takvimlerin değil kalplerin sustuğu, tarihin en kara yazısının ilmek ilmek işlendiği bir yas mevsimidir. Bu ayda tutulan oruç, aç kalmak değil; zalimin sofrasına oturmamaktır. Bu ayda içilen her yudum su, Fırat'ın kıyısında susuz bırakılmış masumların anısıdır. Bu ay, Hz. Hüseyin’in “Zulme boyun eğmektense baş vermek yeğdir” diyerek yürüdüğü hak yoludur. Kerbela sadece çölde yaşanmış bir trajedi değil, hak ile batılın kıyamete kadar sürecek mücadelesinin adıdır. Bir yanda hırsın, saltanatın, zorbalığın temsilcisi; öte yand...
  • Toplumda Algı Yönetimi

    28 Haziran 2025 Genel, Köşe Yazıları

    Hiç düşündünüz mü? Bir olay hakkında ne hissettiğimiz, bazen onun gerçekte ne olduğu değil, bize nasıl sunulduğuyla ilgili olabilir. İşte tam da bu noktada algı yönetimi devreye giriyor. Gerçekten Gördüğümüz mü, Göstermek İstedikleri mi? Hiç düşündünüz mü? Bir olay hakkında ne hissettiğimiz, bazen onun gerçekte ne olduğu değil, bize nasıl sunulduğuyla ilgili olabilir. İşte tam da bu noktada algı yönetimi devreye giriyor. Algı yönetimi dediğimiz şey; bireylerin ya da toplumun düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını yönlendirme san...
  • Soru ve Cevaplarla Kentsel Dönüşüm İle 6306 Sayılı Yasa

    09 Aralık 2024 Ataşehir, Emlak, Genel, Kentsel Dönüşüm, Köşe Yazıları, Manşet

    Vatandaşların kentsel dönüşüm konusunda bilgilendirilmesi yönünden hazırlanan soru ve cevaplar önemlidir. İşte uygulamalarla ilgili soru ve cevapları. Ataşehir Kentsel dönüşümün olması gereken mahallelerden oluşan bir ilçe. Dolayısıyla vatandaşın kentsel dönüşümün ne olduğunu, uygulamanın nasıl olacağını, kentsel dönüşüm hangi durumlarda uygulanır tüm bu soruların cevabı aşağıdaki metinde mevcuttur. Vatandaşların kentsel dönüşüm konusunda bilgilendirilmesi yönünden hazırlanan soru ve cevaplar önemlidir. İşte uygulamalarla ilgili soru ve...